Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Gök, Ayşe" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    AKADEMİK KENDİNİ ENGELLEME ÖLÇEĞİ’NİN PSİKOMETRİK ÖZELLİKLERİNİN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE İNCELENMESİ
    (2023) Gök, Ayşe; Bilge, Filiz
    Akademik kendini engelleme, düşük başarı elde edilmesi olası olan durumlardan çeşitli mazeretler öne sürerek kaçınma olarak nitelendirilebilir. Mevcut araştırmada, orijinal olarak ergenler için geliştirilen Akademik Kendini Engelleme Ölçeği'nin (AKEÖ) psikometrik özelliklerinin üniversite öğrencileri için belirlenmesi hedeflenmiştir. Araştırma bir devlet üniversitesinde öğrenim görmekte olan 485 (358 kadın ve 127) katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Ölçeğin yapı geçerliliğini belirmek amacıyla birinci çalışma grubu (n=417) ile Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın ikinci çalışma grubundan (n=68) toplanan veriler ile test tekrar test güvenilirlik katsayısı ve ölçüt bağıntılı geçerlilik hesaplamaları yapılmıştır. DFA sonuçlarına göre tüm değerlerin model-veri uyumu için kabul edilebilir sınırlar içerisinde olduğu görülmüştür. Ölçeğin güvenilirliğine ilişkin kanıtlar ise hesaplanan Cronbach alfa iç tutarlılık katsayısı, madde-toplam korelasyonları ve test tekrar test güvenilirliği ile ortaya koyulmuştur. Akademik Kendini Engelleme Ölçeği’nin Cronbach alfa katsayısı 0,76 olarak saptanmıştır. Akademik Kendini Engelleme Ölçeği’nin test tekrar test güvenilirlik katsayısı ise maddeler arasında 0,60 ile 0,71 arasında değişirken ölçeğin tamamı için hesaplanan katsayı 0,77’dir. Bu noktada ölçeğin güvenilirliğinin yeterli düzeyde olduğu ve ölçekte yer alan maddelerin ölçülmek istenen yapıyı tutarlı bir şekilde ölçebildiği söylenebilir. Ölçek için yapılan geçerlik ve güvenirlik analizleri ile ölçeğin geçerliliğine ve güvenilirliğine ilişkin kanıtlar toplanmıştır.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Duygu Odaklı Terapi Yaklaşımı Çerçevesinde COVID-19 Salgını ve Depresyon
    (2021) Gök, Ayşe
    Duygu odaklı terapi yaklaşımı, diğer yaklaşımlara göre depresyon tedavisi üzerindeki etkililiği çeşitli araştırma bulgularınca desteklenen bütüncül bir yaklaşımdır. Duygu odaklı terapi duyguların fark edilmesi, anlaşılması, ifade edilmesi, düzenlenmesi, yeniden anlamlandırılması ve dönüştürülmesini amaç edinmiştir. Tüm dünyayı derinden etkileyen Yeni Koronavirüs Hastalığı (COVID-19) olarak adlandırılan virüs salgını ile birlikte bu salgın ile ilişkili depresyon semptomlarında artış meydana gelmiştir. Duygu odaklı terapi yaklaşımına göre, depresyonda duygulanımların yönetilebilmesi önemlidir. Duygu düzenlemesiyle ilgili sorunlar depresif ruh hallerine ve işlevsiz davranışlara neden olabilmektedir. Bu doğrultuda bu çalışmada COVID-19 salgınında duygular ve depresyon ile depresyonun duygu odaklı terapisine ilişkin bir sistematik derleme yapılmıştır.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    OKUL PSİKOLOJİK DANIŞMANLARININ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK HİZMETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİNDE KARŞILAŞTIKLARI GÜÇLÜKLER
    (2018) Parmaksız, İzzet; Gök, Ayşe
    Psikolojik danışma ve rehberlik çağdaş eğitiminayrılmaz bir parçasıdır ve bu nedenle okul, bu hizmetiörgütlemek zorundadır. Öğrenciler eğitim gördükleriokullarında güvendiği birine derdini anlatarak, problemleriilgili yeni bilgiler edinir ve soruna yeni bir açıdanbakabilirler. Böylece problemin görünmeyen yönlerini dahaiyi görmeye başlayabilir. Okullarda çalışan meslekelemanlarının çeşitli sebeplerden kaynaklanan sıkıntılarıvardır. Bu çalışma okul psikolojik danışmanlarınınkarşılaştığı güçlükleri belirlemek amacıyla meslekelemanları ile yapılan görüşmeler sonucu alınan cevaplaragöre hazırlanmış nitel bir çalışmadır. Çalışma grubuMalatya ilinde bulunan 74 adet okul psikolojikdanışmanından oluşmaktadır. Güçlükleri belirlemek için“Okul Psikolojik Danışmanlarının Karşılaştığı Güçlüklereİlişkin Görüşme Formu” ve “Kişisel Bilgi Formu”kullanılmıştır. Tablolardaki frekans dağılım ortalamalarınagöre en çok güçlük kişilerle işbirliği ile ilgilidir. İkincigüçlük alanı denetim yapanlarla ilgilidir. En az güçlük isehizmetlerin yürütülmesiyle ilgili olarak belirlenmiştir. Buçalışmadan elde edilen verilerle psikolojik danışmanlarınyaşadıkları problemlere yönelik çözümler geliştirilebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Positive and negative affect during a pandemic: Mediating role of emotional regulation strategies
    (Duzce University, Faculty of Education, 2020) Kara, Ahmet; Gök, Ayşe
    The purpose of the current study is to determine the mediator role of emotional regulation strategies in the relationship between positive affect and negative affect experienced by individuals during the COVID-19 pandemic. A total of 436 individuals witnessing and experiencing the process of the COVID-19 pandemic in Turkey participated in the current study and 310 (71.1%) of the participants are females and 126 (28.9%) are males. The data of the current study were collected by using the Positive-Negative Affect Scale and Emotional Regulation Questionnaire. The path analysis technique was used in the analysis of the data. In order to test the significance of indirect effects, bootstrapping analysis was used by generating 1000 samples. According to the findings of the study, one unit increase in negative affect decreases individuals' use of emotional regulation strategies by 0.13 ( ). On the other hand, one unit increase in emotional regulation strategies increases individuals' positive affect by 0.43 ( ). In addition, the full mediator role of emotional regulation strategies in the relationship between negative affect and positive affect has been proven. It is thought that the findings obtained as a result of the research can be a guide for mental health professionals and future research. © 2020, Duzce University, Faculty of Education. All rights reserved.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Ruh Sağlığı Bozukluklarının İyileştirilmesinde Kendilik Psikolojisi Yaklaşımının Etkililiğinin Sistematik Olarak İncelenmesi
    (2021) Gök, Ayşe
    Bu sistematik derlemede, ruh sağlığı bozukluklarının iyileştirilmesinde kendilik psikolojisi yaklaşımının etkililiğinin alanyazındaki çalışmaların taraması yaparak sergilenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda “Kendilik (Self)”, “Kendilik Psikolojisi (Self Psychology)” ve “Kendilik nesnesi (Self-object)” gibi anahtar kelimeler ile Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi (ULAKBİM), Google Scholar, Science Direct, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Tez Merkezi veri tabanı ve ProQuest tez veri tabanları 2010-2020 yıllarını kapsayacak şekilde taranmıştır. Nitel araştırma yöntemiyle yürütülen bu çalışmada, sistematik derleme deseni tercih edilmiştir. Toplanan verilerin analiz edilmesi amacıyla içerik analizi tekniğinden yararlanılmıştır. Değerlendirmeye alınan çalışmaların büyük çoğunluğunda kendilik psikolojisi yaklaşımının ruh sağlığı bozukluklarının iyileştirilmesi sürecinde etkili bir psikoterapi yaklaşımı olduğu ve olumlu sonuçlar yarattığı görülmüştür.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Sınırda Kişilik Bozukluğunda Modları Anlama ve İyileştirme Üzerine Bir Derleme
    (2022) Gök, Ayşe
    Şema modu yaklaşımı, diğer yaklaşımlara göre sınırda kişilik bozukluğu tedavisi üzerindeki etkililiği çeşitli araştırmalarla kanıtlanmış olan bütüncül bir yaklaşımdır. Şema terapinin gelişiminde en temel kavramlardan biri modlardır. Modlar, kişinin belirli bir zamanda baskın olan duygusal ve davranışsal durumunu yansıtmaktadır. Mod kavramının ortaya çıkmasında ise sınırda kişilik bozukluğu olan danışanlarla gerçekleştirilen çalışmalar etkili olmuştur. Sınırda kişilik bozukluğu olan danışanlar şema terapinin merkezinde yer alan şemaların çoğuna sahip olduklarından şema mod yaklaşımı ile çalışılması daha etkili sonuçlar vermektedir. Bu derleme çalışmasında sınırda kişilik bozukluğunun kökenleri, sınırda kişilik bozukluğunda şema modlarının oluşumu ve bu modların sınırda kişilik bozukluğu tanısı alan danışanların tedavisinde ele alınma süreci, ilgili literatür çerçevesinde ele alınmıştır. Alanyazındaki araştırmalar incelendiğinde sınırda kişilik bozukluğunun tedavisinde şema mod yaklaşımının alışılagelmiş tedavi yaklaşımlarına oranla daha etkili sonuçlar sağladığı görülmüştür. Bu durum tedavisi güç ve zaman alıcı olan sınırda kişilik bozukluğu için önemli bir gelişme olmuştur.

| Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Merkez Yerleşke Bor Yolu 51240, Niğde, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim