Yazar "Kutlu, Zeynep" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe COVID-19 PANDEMİSİNDE EGZERSİZDE FARKLI MASKE KULLANIMININ DİSPNE VE ÖZNEL ALGILAR ÜZERİNE ETKİSİ(2022) Pişkin, Necdet Eray; Aktuğ, Zait; İbiş, Serkan; Aka, Hasan; Kutlu, Zeynep; Yavuz, GönülCOVID-19 pandemisi günümüzde insan sağlığını etkileyen ve çözüm bulunmaya çalışılan en önemli sorunlardan birisidir. COVID-19 pandemisi esnasında insanlar günlük yaşamlarına devam edebilmek için uzmanların belirttikleri korunma yöntemlerini uygulamaktadır. Bu yöntemlerden birisi de maske kullanımıdır. Egzersiz esnasında farklı maske tercihleri ve bu maskelerin etkilerini araştıran sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu düşünce ile yapılan çalışmada kuvvet egzersizi esnasında kullanılan cerrahi maske ile N95 maskesinin dispne ve öznel algılar üzerine etkilerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya haftada üç gün düzenli olarak fitness merkezine giden, 20-25 yaşları (20,28±1,76) arasında sağlıklı 32 gönüllü erkek birey katılmıştır. Katılımcıların maske kullanımındaki öznel algılarını belirlemek için rahat/rahatsızlık algısı ölçeği, dispne şiddetini belirlemek için vizüel analog skalası kullanılmıştır. Maske kullanımında öznel algılar ve vizüel analog skalası yorgunluk sorgulamasının maske tiplerine göre karşılaştırılması Mann Whitney U testi ile, vizüel analog skalası yorgunluk sorgulamasının tekrarlı ölçümlerinin karşılaştırılması Friedman testi ile, farkın hangi gruptan kaynaklandığı ise Wilcoxon testi ile belirlenmiştir. İstatiksel analiz sonucunda vizüel analog skalası yorgunluk sorgulamasının N95 maske kullanımında cerrahi maske kullanımına göre istatiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu tespit edilmiştir (p<0,05). Ayrıca hem cerrahi maskede hem de N95 maskede vizüel analog skalası yorgunluk sorgulamasının süre ile birbirine paralel olarak arttığı belirlenmiştir (p<0,05). Sonuç olarak, egzersizde maske kullanımının hem öznel rahatsızlıkları hem de dispneleri artırdığı ayrıca N95 maske kullanımında bu problemlerin daha fazla görüldüğü söylenebilir. Bu nedenle egzersizde maske kullanımının doğru olmadığı, maske kullanmadan egzersiz yapmak istemeyen kişilerin ise cerrahi maskeleri tercih etmeleri önerilebilir.Öğe COVİD-19 SALGIN SÜRECİNDE ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN FİZİKSEL AKTİVİTE DÜZEYİNİN YAŞAM KALİTESİ ÜZERİNE ETKİSİ(2021) Kutlu, Zeynep; İbiş, Serkan; Pişkin, Necdet Eray; Yavuz, Gönül; Aka, Hasan; Aktuğ, ZaitYapılan çalışmada COVID-19 pandemisinde üniversite öğrencilerinin fiziksel aktivite düzeyleri ile yaşam kaliteleri arasındaki ilişkinin incelenmesi ve cinsiyetlere göre bu değişkenlerin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nde eğitim-öğretim gören 338 öğrenci (kadın =170, erkek =168) gönüllü olarak katılmıştır. Katılımcılara ‘’Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi Kısa Formu’’ ile ‘’Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Ölçeği Kısa Formu’’ uygulanmıştır. Katılımcıların fiziksel aktivite düzeyleri ile yaşam kaliteleri arasındaki ilişkiyi belirlemede Pearson Korelasyon analizi, bu parametrelerin cinsiyetlere göre karşılaştırılmasında bağımsız örneklem t -testi kullanılmıştır. Hem kadın hem de erkek katılımcıların fiziksel aktivite düzeyleri ile yaşam kalitesi alt boyutları arasında pozitif yönlü anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir (p<,05). Ayrıca fiziksel aktivite düzeyinin erkekler lehine istatiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu belirlenirken, yaşam kalitesinde ise cinsiyetler arasında anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir (p<,05). Sonuç olarak insanların pandemi veya farklı sebeplerle uzun süreli evde olmasını gerektiren durumlarda hareketsiz yaşamın genel sağlık üzerine olumsuz etkilerinin azaltılması için fiziksel aktivitelere katılımlarının sağlanmasının yaşam kalitesini artıracağı düşünülmektedir.Öğe Physiological Effects of Using Surgical and N95 Facial Mask in Exercise in the Covid-19 Pandemic(2023) Aktuğ, Zait Burak; İbiş, Serkan; Pişkin, Necdet Eray; Yavuz, Gönül; Kutlu, ZeynepThe purpose of this study is to compare the effects of using different masks on respiratory parameters such as maximum oxygen consumption (VO2max), oxygen saturation (SpO2), and running distance. Twenty men aged 18-22 who exercised regularly four days a week participated in the study. The participants VO2max values with the astrand test, respiratory parameters with the spirometer, SpO2 with the oximeter, and running distances with the 20m shuttle run test were determined three times on different days, without mask, with the surgical mask and with the N95 mask. In repeated measurements, Friedman Test was used to determine the difference between the measurements. After the exercises, it was determined that the VO2max values, respiratory parameters, and SpO2 measurements without mask were statistically significantly higher than the measurements with N95 masks. It was also determined that the running distance decreased after the use of surgical masks and N95 masks while N95 masks caused a higher decrease. Masks should not be used in exercises performed outdoors and in places with little contact, gymnasium, etc. In closed areas, it may be recommended to use surgical masks. Considering the changes in all the parameters measured, it is not appropriate to exercise with N95 masks.Öğe Step aerobik egzersizi yapan sedanter kadınlarda aletli solunum kası egzersizlerinin solunum fonksiyonlarına etkisi(Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, 2024) Kutlu, Zeynep; İbiş, SerkanSon yıllarda hem rehabilitasyon hem de sportif performansın geliştirilmesi amacıyla uygulanan solunum kası egzersizlerinin, setler arası dinlenmede uygulanmasının solunum fonksiyonlarına etkilerini inceleyen bir çalışma bulunmamaktadır. Literatürdeki bu boşluğun doldurması hedeflenerek yapılan bu çalışmanın birinci amacı step aerobik egzersizi yapan sedanter kadınlara farklı zamanlarda uygulanan aletli solunum kası egzersizlerinin solunum fonksiyonlarına etkisinin karşılaştırılması, ikinci amacı ise step aerobik egzersizlerinin vücut yağ yüzdesine (VYY) etkisinin incelenmesidir. Çalışmaya 18-24 yaş arasında 32 sedanter kadın gönüllü olarak katılmıştır. Katılımcılar, step aerobik egzersizinin setler arası dinlenme esnasında solunum kası egzersizi yapan grup (Egzersiz+SKEG) (n=10), step aerobik egzersizine ilaveten evde solunum kası egzersizi yapan grup (Ev+SKEG) (n=10) ve sadece step aerobik egzersizi yapan kontrol grubu (KG) (n=12) olarak 3'e ayrılmıştır. Tüm gruplar 8 hafta boyunca haftanın 3 günü aynı step aerobik egzersiz programını uygularken, Egzersiz+SKEG ve Ev+SKEG'leri aynı zamanda solunum kası egzersizleri de yapmışlardır. Katılımcıların solunum fonksiyonları spirometre cihazı ile VYY 'leri ise biyoelektirk impedans analiz cihazı ve skinfold aleti ile çalışmanın başlangıcında ve 8. haftanın sonunda olmak üzere 2 kez ölçülmüştür. Verilerin analizinde, farklı protokollerin sonuçlarını, ön-son test ölçümlerini ve protokol*zaman etkileşim etkisini incelemek için, Tekrarlanan Ölçümler İki Yönlü ANOVA testi kullanılmıştır. Verilerin analizi sonucunda grupların tamamında solunum parametrelerinin ön testten son teste istatistiksel olarak anlamlı şekilde geliştiği belirlenirken, bu gelişimin yüzdesel olarak en fazla Egzersiz+SKEG'de olduğu tespit edilmiştir. VYY'de de grupların tamamında ön testten son teste istatistiksel olarak anlamlı bir azalma belirlenmiştir. Sonuç olarak, step aerobik egzersizlerinin hem solunum foksiyonlarını artırmada hem de VYY'yi azaltmada etkili bir yöntem olduğu, ayrıca step aerobik egzersizleri ile birlikte uygulanan aletli solunum kası egzersizlerinin ise solunum parametrelerinde daha fazla gelişim sağladığı söylenebilir. Bu nedenle de egzersiz ile birlikte yapılan aletli solunum kası egzersizlerinin solunum parametrelerini artırmada alternatif bir yöntem olarak uygulanabileceği düşünülmektedir.