Yazar "Turgut, Ecem" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 14 / 14
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN BİR GÖSTERGESİ OLARAK MALZEME AYAK İZİ İÇİN PANEL VERİ ANALİZİ(2023) Turgut, Ecem; Gökten, Yeliz SarıözDünya üzerinde gerek ekonomik gerekse de sosyal gelişmeler yaşandıkça malzeme tüketiminde bir takım artışlar kendini göstermektedir. Dolayısıyla da bu malzeme kullanımının çevre kirliliği üzerinde önemli etkileri bulunmaktadır. Bunun tespit edilebilmesi için de malzeme ayak izi önemli bir belirleyici olarak kendini göstermektedir. Bu doğrultuda bu çalışmada malzeme ayak izi üzerinde etkili olabilecek değişkenlerin belirlenmesi böylece de çevresel kirlenmeye neden olabilecek unsurların tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada malzeme ayak izi bağımlı değişken olarak ele alınırken; malzeme ayak izi üzerinde etkili olabileceği düşünülen malzeme tüketimi, malzeme verimliliği, nüfus, enerji tüketimi, ekonomik büyüme, ticari açıklık ve küreselleşme değişkenleri bağımsız değişken olarak ele alınmıştır. Bu amaçla dünyada en çok malzeme tüketen ilk beş ülkenin (Çin, Amerika Birleşik Devletleri, Hindistan, Brezilya, Japonya) 1990-2016 dönemi verilerinden yararlanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkinin analiz edilmesinde ise Panel ARDL MG yöntemi kullanılmıştır. Sonuçta söz konusu ülkelerde malzeme tüketimi, ekonomik büyüme ve nüfus ile malzeme ayak izi arasında pozitif bir ilişki tespit edilmiştir.Öğe Determinants of ecological footprint in BRICS countries: a panel data analysis(Springer, 2023) Ucan, Okyay; Ozturk, Ilhan; Turgut, EcemThis study aimed to examine the variables that might affect the ecological footprint by using 1992-2015 data of the BRICS countries (Brazil, Russia, India, China, and South Africa). The common correlated effects' mean group test was employed under the assumption of cross-sectional dependence and heterogeneity. In Brazil, an increase in energy consumption, technological development, and globalization decreased the ecological footprint by 0.043, 0.031, and 0.050 units, respectively, while an increase in urbanization increased the ecological footprint by 0.716 units. In Russia, on the other hand, no interpretation could be made because the coefficients were meaningless. In India, it had been observed that an increase of one unit in urbanization reduced the ecological footprint by 0.269 units. In China, it had been determined that a 1-unit increase in energy consumption reduced the ecological footprint by 0.043 units. In South Africa, the results could not be interpreted because the coefficients were insignificant. The results obtained vary according to the countries that revealed that local policies can also be effective on these variables. Therefore, countries have to act by examining the structures on their own to implement the policies they needed.Öğe DIŞ TİCARET VE BÜYÜME İLİŞKİSİ: GELİŞMİŞ ÜLKELERDEN BULGULAR(2021) Turgut, Ecem; Uçan, OkyayLiberalleşme ve sermaye hareketlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte dünya ticaret dengeleri yeniden şekillenme sürecine girmiştir. Özellikle teknolojik gelişmelerle birlikte ülkeler arasındaki rekabet daha da artış göstermiş ve dış ticaret kaçınılmaz bir hale gelmiştir. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyüme oranının sağlanmasında dış ticaretin etkisi göz ardı edilemediğinden dolayı ülkeler dış ticaretin önemli bir parçası olan ihracat ve ithalatlarını geliştirmeye yönelik çalışmalar yapmışlardır. Bu konuda literatürde bazı çalışmalar ihracatın büyüme üzerinde daha büyük bir etkisi olduğunu varsayarken bazı çalışmalar ithalatın daha önemli olduğunu ileri sürmüştür. Bu amaçla çalışmada 19 gelişmiş ülkenin 1994-2019 yılları arasındaki ihracat, ithalat ve büyüme verilerinden yararlanılarak dış ticaret ve büyüme ilişkisi analiz edilmiştir. Bu doğrultuda çalışmada öncelikli olarak birim kök testi yapılmış ve akabinde değişkenler arasındaki uzun dönemli ilişkinin analiz edilebilmesi için Pedroni eşbütünleşme testi yapılmıştır. Analiz sonucunda değişkenler arasında eşbütünleşme ilişkisi olduğu anlaşılmıştır. Dolayısıyla bu aşamadan sonra FMOLS testi yapılarak değişkenler arasındaki ilişkinin boyutu ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Elde edilen sonuçlar hem ihracatın hem de ithalatın büyümeyi artırdığı ancak büyüme üzerinde ihracatın, ithalattan daha fazla etkili olduğunu göstermiştir. Son olarak ise Dumitrescu Hurlin panel nedensellik testi yapılmış ve büyüme ithalatın nedeni olarak bulunurken, ithalat büyümenin nedeni olarak bulunamamıştır. Buna karşın ihracat ve büyümenin karşılıklı olarak birbirlerini etkilediği de analiz sonucunda anlaşılmıştır.Öğe Döviz kurunun belirleyicileri: Panel Veri Analizi(Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, 2024) Turgut, Ecem; Uçan, OkyayBretton Woods sistemindeki altın standardının 1970'li yılların başlarında çökmesiyle birlikte dalgalı döviz kuru sistemine geçilmiş ve döviz kuru belirleme modelleri ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu çalışmada da orta gelirli (Bangladeş, Brezilya, Çin, Gürcistan, Hindistan, Malezya, Maldivler, Meksika, Peru, Filipinler, Romanya, Rusya, Güney Afrika, Türkiye, Ukrayna) ve yüksek gelirli (Avusturya, Bahreyn, Kanada, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Yeni Zelanda, Norveç, Polonya, Birleşik Krallık) ülke gruplarının 1995-2021 dönemi verilerinden yararlanarak Satınalma Gücü Paritesi, Mundell-Fleming Modeli ve son olarak Parasalcı Yaklaşım analiz edilmiştir. Yapılan inceleme sonucunda orta gelirli ülkelerde Satınalma Gücü Paritesinin geçerli olduğu tespit edilirken, yüksek gelirli ülkelerde tam tersi bir sonuçla karşılaşılmıştır. Akabinde incelenen Mundell-Fleming modelinde ise orta gelirli ülkelerde sonuçların değişkenlere göre farklılık gösterdiği buna karşın yüksek gelirli ülkelerde değişkenler ile döviz kuru arasında eşbütünleşme ilişkisi tespit edilememiştir. Dolayısıyla yüksek gelirli ülkelerde Mundell-Fleming Modeli kabul edilememiştir. Çalışmada Parasalcı Yaklaşım ise iki farklı model kapsamında incelenmiştir. Her iki model kapsamında da orta gelirli ülkelerde Parasalcı Yaklaşım kabul edilirken, yüksek gelirli ülkelerde Parasalcı Yaklaşımın geçerli olmadığı doğrulanmıştır.Öğe DÖVİZ KURUNUN YURTİÇİ FİYATLARA GEÇİŞİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ(2021) Turgut, Ecem; Uçan, OkyayBu çalışmada Türkiye’nin 2006:04-2020:05 dönemine ait aylık verilerinden yararlanılarak döviz kurunun yurtiçi fiyatlara geçiş etkisinin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda değişkenlere öncelikli olarak Phillips-Perron birim kök testi yapılmış ve serilerin farklı seviyelerde durağan olduğu anlaşılmıştır. Daha sonra değişkenler arasındaki uzun dönemli ilişkinin analiz edilebilmesi için ARDL sınır testi uygulanmıştır. Analiz sonucunda değişkenler arasında uzun dönemli bir ilişki olduğu bulgusuna rastlanılmıştır. En son ise değişkenler arasındaki geçiş etkisinin daha iyi anlaşılabilmesi için kısa dönemli bir analiz olan VAR analizi çalışmada uygulanmıştır. VAR analizi kapsamında ise öncelikli olarak katsayılar yorumlanırken, analiz Etki Tepki analizi ve Varyans Ayrıştırması testlerinin yapılmasıyla sonlandırılmıştır. Sonuçlar döviz kurunda yaşanan değişmelerin yurtiçi fiyatlar üzerindeki etkilerinin anlamlı olduğunu ancak döviz kurunun söz konusu değişkenler arasından en çok tüketici fiyat endeksi üzerinde etkili olduğunu ortaya koymuştur.Öğe Easterlin Paradoksunun Geçerliliği: Seçili Geçiş Ekonomileri Örneği(2023) Turgut, Ecem; Gökten, Yeliz Sarıöz; Uçan, OkyayMutluluğun kaynağına ilişkin pek çok farklı görüş bulunmaktadır. Mutluluk ekonomisinde gelir, mutluluğun en önemli kaynağı olarak gösterilmektedir. Bu sebeple gelir ve mutluluk arasındaki ilişki yıllardır tartışılagelmiş bir konu olmuş ve bu konuda özellikle de Easterlin Paradoksu bir ilk olarak öne çıkmıştır. Easterlin Paradoksu, hem ülke içerisinde hem de ülkeler arasında belirli bir düzeye kadar mutluluğun gelirle pozitif ilişkisi olduğunu, ancak uzun dönemde mutluluk ve gelir arasında bir ilişkinin olmadığını ileri sürmektedir. Bu çalışmada gelir ve mutluluk arasında bir ilişki olup olmadığı kısacası Easterlin Paradoksunun geçerli olup olmadığının test edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla seçili sekiz (Bulgaristan, Estonya, Letonya, Litvanya, Macaristan, Romanya, Slovakya, Slovenya) geçiş ekonomisinin 2007-2019 dönemi verilerinden yararlanılmıştır. Sonuçta Easterlin Paradoksunun geçerliliği kanıtlanmıştır.Öğe Eski ve Yeni Kurumsal Ekole Heterodoks Bir Bakış(2021) Turgut, Ecem; Gökten, Yeliz Sarıöz; Uçan, Okyayİktisadi düşünce tarihi içerisinde birçok ekol varlık göstermiş ve metodolojik olarak\rbirbirlerinden farklı özellikler sergilemişlerdir. Bazı ekoller, fen bilimlerinde olduğu gibi yer\rve zaman koşulu gözetmeden her şartta geçerli olacak genel geçer kanunların ve kuralların\rekonominin bilimin temeli olacağını ileri sürmüşler ve matematiği de analizlerinin temeline\ryerleştirerek amaç haline getirmişlerdir. Bu ekoller ortodoks iktisat akımı bünyesinde\rdeğerlendirilmişlerdir. Bazı ekoller ise, ekonominin sosyal bir bilim olduğunu, karşılaşılan\rsorunların toplumsal karakter taşıdığını dolayısıyla toplumdan bağımsız\rdüşünülemeyeceğini savunmuştur. Buradan hareketle her şartta ve her zaman diliminde\rgeçerli olacak bir genel geçer kuralların kabul edilemeyeceğini ve matematiğin ekonomi\rbiliminde bir amaç olmaktan ziyade bir araç olarak değerlendirilebileceğini\rsavunmuşlardır. Bu düşünce yapısına sahip ekoller ise heterodoks iktisat akımları olarak\rdeğerlendirilmiştir. Heterodoks teori denildiğinde akla ilk gelen ekollerden biri kurumsal\riktisattır. Çalışmada kurumsal iktisadın heterodoks mu yoksa ortodoks iktisat akımı\riçerisinde mi değerlendirilmesi gerektiğine yönelik tartışmalar yürütülecektir. Kurumsal\riktisat, iktisadi düşüncenin gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Kurumsal iktisat,\rneoklasik iktisadın rasyonel insan, denge, tümdengelim ve soyutlamalara dayalı analizine\ralternatif olarak iktisadi sistemde kurumların önemine vurgu yapmıştır. Çalışmada Yeni\rKurumsalcıların heterodoks iktisat bünyesinde değerlendirilmesi düşüncesine şüphe ile\ryaklaşılırken, genel olarak Eski Kurumsal iktisadın neoklasik iktisat öğretisine karşı\rçıkmalarının etkisiyle heterodoks iktisat akımı kapsamında olduğu değerlendirilmiştir.Öğe Jevons Paradoksu Hala Geçerli mi? Yükselen Piyasa Ekonomileri Örneği(2023) Turgut, Ecem; Gökten, Yeliz SarıözAmaç: Bu çalışmada çevresel iktisat bağlamında Jevons paradoksu’nun geçerliliğinin tespit edilmesi amaçlanmıştır.Yöntem: Seçilmiş 15 yükselen piyasa ekonomisinin (Arjantin, Bangladeş, Brezilya, Endonezya, Güney Afrika, Hindistan, Kolombiya, Malezya, Meksika, Pakistan, Peru, Romanya, Şili, Tayland, Türkiye) 1990-2017 dönemi verilerinden yararlanılarak ekonometrik bir analiz yöntemi uygulanmıştır.Bulgular: Sanayileşmenin ve ekonomik büyümenin çevresel kirlenmeyi artırdığı tespit edilmiş ve çalışma kapsamında Jevons paradoksu’nun geçerliliği doğrulanmıştır.Özgünlük: Jevons paradoksunun geçerliliği özellikle enerji etkinliği ve tüketimi arasındaki ilişki üzerinden inceleme konusu olmuş buna karşılık çevre üzerinden yapılan incelemeler daha sınırlı kalmıştır. Bu sebeple bu çalışma diğer çalışmalardan çevre bağlamında Jevons paradoksunun geçerliliğinin analiz edilmesinin amaçlanması konusunda ayrışmaktadır.Öğe Kripto para ve şifreleme teknolojisi Ekonometrik veri analizi(2020) Turgut, Ecem; Uçan, OkyayKripto paralar, dünya ekonomisinde Bitcoin ile adını duyurmaya başlamıştır. İlk başlarda hakkında çok fazla bilgi sahibi olunmayan Bitcoin’in zaman içerisinde popülaritesi giderek artmış ve işlem hacmi daha da önemli boyutlara ulaşmıştır. Ayrıca kripto paraların getiri oranlarının çok yüksek ve işlem maliyetlerinin çok az olmasının da etkisiyle gün geçtikçe Bitcoin’in karşısına Ethereum, Litecoin, Ripple, Dash, Neo, Monero gibi farklı rakipler çıkmaya başlamıştır. Böylelikle bu şifreli para birimleri döviz piyasasında önemli bir yer almıştır. Çalışmada bu bağlamda kripto para ve döviz kuru ilişkisi analiz edilmiştir. Analizde Bitcoin bağımlı değişken; Euro, İngiliz Sterlini, Avustralya Doları, Japon Yeni, Kanada Doları, İsviçre Frangı ve Çin Yuanı gibi piyasada en çok işlem gören majör para birimleri bağımsız değişken olarak ele alınmıştır. Değişkenlerin ise 2013-2019 dönemi aylık verilerinden yararlanılmış ve Amerikan Doları karşısındaki çapraz kur değerleri kullanılmıştır. Eşbütünleşme ilişkisini analiz etmek için ARDL analizi yapılmış ve değişkenler arasında uzun dönemli bir ilişki saptanamamıştır. Akabinde VAR analizi kapsamında uygulanan cusum testi sonucunda değişkenlerin güvenli bir bant aralığında olduğu anlaşılırken, varyans ayrıştırması testi de Bitcoin’in dışsal bir değişken olduğunu ortaya koymuştur. Son olarak yapılan granger nedensellik testi sonucunda ise Bitcoin’den Kanada Dolarına, İsviçre Frangına ve Çin Yuanı’na doğru tek yönlü bir nedensellik saptanırken diğer değişkenler arasında nedensellik ilişkisi bulunamıştır. Anahtar Kelimeler: Kripto Para, Bitcoin, Blockchain, Döviz Kuru, KriptolojiÖğe Kripto para ve şifreleme teknolojisi: Ekonometrik veri analizi(Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, 2020) Turgut, Ecem; Uçan, OkyayKripto paralar, dünya ekonomisinde Bitcoin ile adını duyurmaya başlamıştır. İlk başlarda hakkında çok fazla bilgi sahibi olunmayan Bitcoin'in zaman içerisinde popülaritesi giderek artmış ve işlem hacmi daha da önemli boyutlara ulaşmıştır. Ayrıca kripto paraların getiri oranlarının çok yüksek ve işlem maliyetlerinin çok az olmasının da etkisiyle gün geçtikçe Bitcoin'in karşısına Ethereum, Litecoin, Ripple, Dash, Neo, Monero gibi farklı rakipler çıkmaya başlamıştır. Böylelikle bu şifreli para birimleri döviz piyasasında önemli bir yer almıştır. Çalışmada bu bağlamda kripto para ve döviz kuru ilişkisi analiz edilmiştir. Analizde Bitcoin bağımlı değişken; Euro, İngiliz Sterlini, Avustralya Doları, Japon Yeni, Kanada Doları, İsviçre Frangı ve Çin Yuanı gibi piyasada en çok işlem gören majör para birimleri bağımsız değişken olarak ele alınmıştır. Değişkenlerin ise 2013-2019 dönemi aylık verilerinden yararlanılmış ve Amerikan Doları karşısındaki çapraz kur değerleri kullanılmıştır. Eşbütünleşme ilişkisini analiz etmek için ARDL analizi yapılmış ve değişkenler arasında uzun dönemli bir ilişki saptanamamıştır. Akabinde VAR analizi kapsamında uygulanan cusum testi sonucunda değişkenlerin güvenli bir bant aralığında olduğu anlaşılırken, varyans ayrıştırması testi de Bitcoin'in dışsal bir değişken olduğunu ortaya koymuştur. Son olarak yapılan granger nedensellik testi sonucunda ise Bitcoin'den Kanada Dolarına, İsviçre Frangına ve Çin Yuanı'na doğru tek yönlü bir nedensellik saptanırken diğer değişkenler arasında nedensellik ilişkisi bulunamıştır. Anahtar Kelimeler: Kripto Para, Bitcoin, Blockchain, Döviz Kuru, KriptolojiÖğe Malzeme Kuznets Eğrisi Malzeme Ayak İzi İçin Geçerli mi? G-7 Ülkeleri Örneği(2022) Turgut, Ecem; Gökten, Yeliz Sarıöz1955’de Kuznets tarafından büyüme ve gelir dağılımı arasındaki ilişki ortaya konulmuş, bu ilişki zamanla farklı alanlara da uygulanmıştır. 1990’lı yılların başında çevre ile ekonomik büyüme arasında güçlü bir ilişkinin olduğu anlaşılmış ve Çevresel Kuznets Eğrisi yaklaşımı ileri sürülmüştür. İzleyen süreçte çevre kirliliğini temsil eden birçok değişken ayrı ayrı modellenerek Çevresel Kuznets Eğrisi test edilmiş ve çeşitli Kuznets Eğrileri literatüre kazandırılmıştır. Son yıllarda bunlara bir yenisi eklenerek Malzeme Kuznets Eğrisi yaklaşımı literatürde yer almaya başlamıştır. Malzeme Kuznets Eğrisi yaklaşımı malzeme ayak izi ile kişi başına gayri safi yurtiçi hasıla arasında Ters U şeklinde bir ilişki olduğunu ileri sürmektedir. Bu çalışmada Malzeme Kuznets Eğrisi yaklaşımının geçerliliğinin test edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla G-7 ülkelerinin 1990-2016 dönemi verilerinden yararlanılmıştır. Modelin oluşturulmasında malzeme ayak izi değişkeni bağımlı değişken olarak ele alınarak malzeme kullanımına yönelik çevre kirlenmeleri toplu bir şekilde değerlendirilmiştir. Kişi başına GSYİH, kişi başına $GSYİH^2$ ve kişi başına $GSYİH^3$ seçilen bağımsız değişkenlerdir. Panel Durbin Hausman eşbütünleşme testi sonucunda değişkenler arasında Kuznets’in belirttiği gibi bir ilişki olmadığı tespit edilmiş ve böylelikle çalışma kapsamında Malzeme Kuznets Eğrisi yaklaşımı reddedilmiştir.Öğe Satınalma gücü paritesinin geçerliliği: E-7 ülkeleri örneği (1992-2022)(2024) Turgut, Ecem; Uçan, OkyayUluslararası ekonomi teorilerindeki en önemli konulardan biri, satınalma gücü paritesinin döviz kuru belirleme modelleri içerisinde yer alıp almadığıdır. Bu çalışmada da özellikle E-7 (Brezilya, Çin, Endonezya, Hindistan, Meksika, Rusya, Türkiye) ülkelerinde satınalma gücü paritesinin geçerli olup olmadığının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada söz konusu ülkelerin 1992-2022 dönemi verilerinden yararlanılmıştır. Yapılan ekonometrik inceleme sonucunda yatay kesitin bağımlı olduğu ve homojenlik varsayımı kabul edilmiştir. Bundan dolayı değişkenlerin durağan olduğu seviyenin tespit edilmesinde Bootstrap Hadri ikinci nesil birim kök testinden yararlanılmış ve değişkenlerin birinci farkında durağan olduğu anlaşılmıştır. Bundan dolayı değişkenler arasındaki eşbütünleşme ilişkisinin tespit edilmesinde ikinci nesil bir eşbütünleşme testi olan ve yatay kesit bağımlılığı altında çalışan Westerlund ECM testinden yararlanılmıştır. İnceleme sonucunda nominal döviz kuru ile yurtiçi fiyat seviyesinin yurtdışı fiyat seviyesi olan oranı arasındaki ilişkinin olumlu yönde olduğu yani değişkenler arasında eşbütünleşme ilişkisi olduğu tespit edilmiştir. Böylelikle bu çalışmada E-7 ülkelerinde satınalma gücü paritesinin geçerli olduğu kabul edilmiştir.Öğe The Relationship Between Energy Consumption and Economic Growth: Panel Data Analysis by Country Groups(Springer, 2024) Ucan, Okyay; Turgut, Ecem; Berkman, Ayberk NuriThis study aimed to analyze the relationship between energy consumption (EC) and economic growth (EG). Mostly, the relationship between energy and economic growth has been analyzed in certain country groups, whereas in this study, three different country groups were considered and compared. To this end, countries were categorized into three different groups, such as low-income developing, emerging market, and middle-income, and advanced economies. Thus, it was revealed whether the results varied across country groups. Ten country samples from each country group and a total of 30 country samples were utilized. The data of both EG and EC obtained over the period 1990-2022 were utilized. A panel LM test was performed to analyze the relationship between variables. As a result of the test, although a cointegration relationship existed between EG and EC in low-income developing countries, no cointegration relationship was found in emerging markets, and middle-income, or advanced economies. Therefore, it was concluded that the relationship between EC and EG might have varied according to the development levels of the countries. In addition, empirical evidence confirmed that a unilateral causality from EG to EC was determined only in low-income developing countries. These empirical insights are of particular interest to policymakers as they help to build substantial economic policies to sustain economic development.Öğe Turizm Sektörünün Türkiye Ekonomisine Etkisi: ARDL SınırTesti Yaklaşımı(2021) Turgut, Ecem; Uçan, Okyay; Başaran, NizamettinTurizm; insanların gezme, dinlenme, eğlenme, öğrenme gibi çeşitli amaçlar doğrultusunda başka bölgelere seyahat etmeleri sonucunda gerçekleşmektedir. İnsanlar tarafından gerçekleştirilen bu seyahat faaliyetleri özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ekonomilerine çeşitli yönlerden fayda sağlayarak büyüme oranları üzerinde etkili olmaktadır. Bu sebepten ülkeler turizm sektörüne giderek daha fazla önem vermekte ve bu sektörü geliştirmek için çeşitli politikalar ve stratejiler uygulamaktadırlar. Turizm ve büyüme ilişkisi literatürde turizme dayalı büyüme ve büyümeye dayalı turizm şeklinde ayrı ayrı incelenmektedir. Dolayısıyla turizm ve büyüme karşılıklı olarak birbirlerini etkileyerek ülkelerin kalkınmasında önemli rol oynamaktadır. Bu çalışmada 1998:Q1-2019:Q4 dönemi verilerinden yararlanılarak turizm ve büyüme ilişkisinin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada reel gayri safi yurtiçi hasıla büyümeyi gösterirken, turizm gelirleri ve yabancı ziyaretçi sayısı da turizmi temsil etmektedir. Analiz kapsamındaöncelikli olarak sınır testi yapılmış ve değişkenler arasında uzun dönemli bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Akabinde hata düzeltme modeli incelenerek kısa dönemde meydana gelen dengesizliklerin sonraki dönemde düzelebileceği belirlenmiştir. Değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisinin test edilmesi için yapılan Granger nedensellik testi sonucunda da yabancı ziyaretçi sayısının ve turizm gelirlerinin büyümenin Granger nedeni olduğu anlaşılmıştır. Sonuç olarak turizm ve ekonomik büyüme arasında ilişki bulunurken, Granger nedensellik analizinin ampirik sonuçları Türkiye'de turizm’e dayalı büyümeyi doğrulamıştır.