Yazar "Tutan, Melih Nadi" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 2021 YKS YERLEŞTİRMELERİNDE NİĞDE ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜNE YERLEŞEN ÖĞRENCİ SAYISINDAKİ DÜŞÜŞÜN NEDENLERİ(2023) Tutan, Melih Nadi; Öztürk, Kübra; Düğen, TurgayTürkiye’de üniversite yerleştirmeleri, özellikle bazı bölümlerde öğrenci sayısının düşüşüne tanıklık etmiştir. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi (NÖHÜ), Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (SBUİ) bölümü de, bazı vakıf ve çoğu Anadolu’da yer alan devlet üniversitelerinin SBUİ bölümlerinde olduğu gibi bu olgudan etkilenmiştir. Bu bağlamda çalışmanın amacı; 2021 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) NÖHÜ SBUİ bölümünün tecrübe ettiği bu olgunun nedenlerini araştırmış olmakla birlikte, SBUİ öğrencilerinin üniversite tercihlerini şekillendiren olumlu ve/veya olumsuz motivasyonları açığa çıkararak çözüm önerilerinde bulunmaktır. Bu amaçla NÖHÜ, SBUİ bölümünün karakteristiklerini hem üniversite şehri hem taban başarı sıralaması açısından yansıtabileceği düşünülen ve 2021 YKS sonucunda 10’un üzerinde öğrencinin yerleşmiş olduğu üniversitelerin SBUİ bölümlerindeki, üniversitelerine ikamet ettikleri şehirden ayrılarak gelmiş 1. sınıf öğrencilerinden çalışma grubu oluşturularak yarı-yapılandırılmış mülakatlar ile veriler toplanmış ve nitel içerik analizi (qualitative content analysis) ile analiz edilmiştir. Çalışmanın sonucunda öğrencilerin şehir yakınlığı ve imajını, bölüm dersleri ve iş imkanlarını, aile ve sosyal çevre tavsiyelerini birincil olarak önemsedikleri, akademik kadroların yetkinliği ve yabancı dil gelişimi imkanlarını da diğer faktörler olarak gördükleri saptanmıştır.Öğe CHP-DP Rekabetinin Siyasal Psikolojik Zemini (1946-1950): Hasımlardan Rakiplere(2022) Tutan, Melih NadiTürkiye’de çok partili hayata dönüşün nedenlerine dair birçok çalışma bulmak mümkünken, bu dönüşümde rol alan aktörlerin birbirlerini nasıl algıladıkları genellikle ihmal edilmiş ve derinlemesine bir incelemeye tabi tutulmamıştır. Bu çalışma, 1946-1950 yıllarındaki siyasal dönüşümde başat rol oynayan siyasal parti gruplarının birbirlerine ilişkin algılamalarını ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Bu amaçla çalışmada siyasal grupların davranışlarını ve algılamalarını inceleyen sosyal psikoloji ve siyaset psikolojisi literatüründen faydalanılarak, grupların karşılıklı algılamalarını ortaya çıkarabilecek olan 1947 ve 1949 yılı bütçe görüşmeleri içerik analizi ile betimsel ve sayısal analiz kullanılarak incelenmiştir. Bunun için ilk kısımda sosyal psikolojide grupların neden birbirlerine ayrımcılık davranışında bulunduğunu açıklamaya çalışan realistik çatışma ve toplumsal kimlik kuramları ile grupların birbirlerine dair imgelerini konu alan imge kuramlarının temel kavram ve argümanları sunulmuştur. Çalışmanın metodolojik altyapısının sunulduğu ikinci bölümün ardından üçüncü bölümde, incelenen bütçe görüşmelerinde bulunan kodlar aktarılmıştır. Bir sonraki başlıkta bu kodların arka planı analiz edilmiş ve dönem içerisinde grupların ilişkilerine yön veren olgu ve olaylar değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda CHP ve DP grupları arasında karşılıklı hasım imgesiyle başlayan ilişkilerin, dönemin ikinci yarısında olağan bir rakipliğe dönüştüğü görülmüştür. Bu dönüşümün sağlanabilmesinde sosyal rekabetlerin, materyal rekabetlere göre daha arka planda olmasının etkili olduğu, dolayısıyla uzlaşıya kapalı kimliksel konuların bulunmadığı bir ortamda grupların, siyasal hayatın olağan akışını birtakım düzenlemelerle sürdürebildiği öne sürülmüştür.Öğe "Felaket": Türk Siyasetinde İklim ve Çevre Bazlı Afetlerin Tanımlamaları, 1948-2023(2023) Tutan, Melih NadiAfetler yalnızca doğal veya teknolojik değil, ama aynı zamanda sosyal olaylardır. Bu çalışmada Türkiye’de 1948’den 2023’e kadar meydana gelen iklim ve çevre bazlı afetlerin siyasal alanda nasıl göründüğü incelenmiş ve siyasetçilerin günlük siyaset içinde bu afetleri nasıl tanımladıkları ve inşa ettikleri araştırılmıştır. Çalışmada kullanılan veriler için Afetlerin Yayılımı Araştırma Merkezi veri tabanı ile Cumhuriyet gazetesi arşivinden faydalanılarak, Türkiye’de yaşanan 29 afetin sonrasındaki siyasal açıklamalar nitel içerik analizine tabi tutulmuştur. Çalışmada “afet” ve “olay” tanımları sonrasında, Türkçede bu iki tanımdan daha duygusal bir boyuta tekabül eden “felaket” kelimesinin Türkiye’de afetlerin tanımlanmasında en sık kullanılan kelime olduğu bulunmuştur. Bunun yanında, Türkiye’de iktidar konumunda bulunan kişi ve gruplar afetin nedenlerini ve olumsuz sonuçlarını “ötekine” yüklemeye çabalarken, muhalefet daha ziyade iktidarı suçlamaya eğilimlidir. Çalışmanın nihayetinde Türk siyasetinin afetin ortaya çıkardığı sorumluluklardan uzaklaşma, afetlerin olumsuz sonuçlarını meşrulaştırma ya da başkalarını suçlama motivasyonlarıyla afetleri tanımlama şeklinin iktidar-muhalefet ilişkilerindeki örtük ya da açık iktidar mücadelelerini açığa çıkardığı sonucuna varılmıştır.Öğe İKTİDARI DÖNEMİNDE ANAP'IN DEMOKRASİ ANLAYıŞı: SİYASALAR, SÖYLEMLER VE ÖZAL LİDERLİĞİ(2020) Tutan, Melih NadiAnavatan Partisi (ANAP); 1983 ila 1991 yılları arasında tek başına hükümeti kurabilme başarısınıyakalamış, hem kendisi hem de toplum ve askerler tarafindan iktisadi ve siyasi hayatın istikrarakavuşturulması, demokratikleşme ve modernleşme gibi misyonları edinmiş olması itibariyle Türk siyasalhayatı literatüründe önemli bir yer teşkil eden bir siyasal örgütlenmedir. Literatürde ANAP 'ın tamanlamıyla demokrasi anlayışını kategorilendiren pek fazla çalışma bulunmamakla birlikte, çoğunluklaANAP ve demokrasi; demokrasinin konsolidasyonu bağlamında tartışılmıştır. Bu nedenle çalışmanın amacı;demokrasi kuramlarından ilham alarak iki iktidar döneminde ANAP 'ın demokrasi anlayışınıdeğerlendirmektir. Bu amaçla çalışmada; öncelikle ANAP 'ın bir siyasal örgüt olarak nasıl göründüğünüinceleyen çalışmalar aktarılmış ardından partinin programı, seçim beyannameleri, seçim kampanyaları,hükümet programları ve yasama faaliyetleri bir içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Bununla birlikteTurgut Özal 'ın ANAP içerisinde nasıl bir konum edindiği ve söylemleri de demokrasi anlayışınıngöstergeleri olarak çalışmanın kapsamına dahil edilmiştir. Çalışmanın sonunda, ANAP 'ın örgütselolarakve ilk iktidar döneminde liberal, seçkinci ve ekonomik demokrasi anlayışlarını; ikinci iktidar döneminde iseoldukça zayıf da olsa bu anlayışlara katılımcı demokrasi \"tema\" larının eşlik ettiği görülmüştür.Öğe Siyaset Psikolojisi Perspektifinden Türk Milliyetçiliği: Gökalp’i Yeniden Düşünmek(2020) Tutan, Melih NadiSiyaset Psikolojisi, siyasal olguları psikolojik bir bakışla inceleyen bir disiplin olarak ortaya çıkarken, milliyetçilik konusunda dafarklı kavram ve kuramlar üretmiştir. Siyaset Psikolojisinde milliyetçilik konusu, genellikle Sosyal Psikolojinin alanına dâhil olantoplumsal kimlik kuramlarıyla incelenmiştir. Bununla birlikte çalışmada ele alınacak olan Türk milliyetçiliğine dair Gökalp’intasavvurlarında, yine çalışmada değerlendirilecek olan ve kalıpyargılar gibi işlev gören imgeler de göze çarpmaktadır. Bu, Türkmilliyetçiliğinin de Siyaset Psikolojisi perspektifiyle incelenebileceğini göstermektedir. Aynı zamanda milliyetçilik literatüründede, milliyetçiliğin açıklanması etrafında tartışmalar, farklı yaklaşımlar bulunmaktadır. Bu bağlamda, çalışmanın amacı etnosembolistyaklaşım çerçevesinde, Türk milliyetçiliğini Siyaset Psikolojisi kuramlarıyla değerlendirmektir. Bu bağlamdatoplumsal kimlik ve imge kuramlarıyla, milliyetçilik literatüründeki farklı yaklaşımların birbirleriyle nasıl eklemlenebileceğide çalışmanın kapsamında yer almaktadır. Bu amaçla, grup oluşumuna ilişkin kuramlar ve imge kuramları birincil ve ikincilkaynaklar ile aktarılmış, Türk siyasal düşüncesinde milliyetçilik konusunda temel bir yer teşkil eden Ziya Gökalp’in fikirleri,etno-sembolist yaklaşımdan yola çıkılarak, toplumsal kimlik ve imge kuramlarıyla değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmede,Türk siyasal düşüncesinde milliyetçiliğin fikir babalarından biri sayılan Gökalp’in milliyetçilik tasavvurunun öne çıktığı ikiçalışması olarak Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak ve Türkçülüğün Esasları adlı eserleri bir söylem analizi metoduylatakip edilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın sonunda, Gökalp’in Türk milliyetçiliği anlayışının Siyaset Psikolojisi bakışıyla, etnikbir zeminde toplumsal kimlik ifade ettiği, iç-grup kaynaşması ve dış-grup ayrımcılığı yüksek, tutum olarak milliyetçi ve dışgruplarakarşı örnek, haydut ve dışlanmış imgeler geliştiren bir iç-gruba tekabül ettiği görülmüştür.Öğe Siyaset Psikolojisi ve Ontolojik Güvenlik Yaklaşımı: Türk Dış Politikasında İmgelerin Görünümleri(2020) Tutan, Melih NadiSiyaset Psikolojisi, Türkçe olmayan literatürde gerek deneysel gerekse teorik çalışmalarla oldukça zenginleşmiş bir disiplin olmasına karşılık, Türkçe literatürde yeterince yer bulamamış bir alandır. Bu disiplinin katkılarından olan imge ve denge kuramları, sırasıyla kısaca grupların birbirlerine karşı kalıp yargılar geliştirdiklerini ve bireylerin davranışlarının tutum ve duygularıyla uyumlu olmasını istediklerini, aksi halde bir rahatsızlık hissi gelişeceğini ifade eder. Bu bağlamda çalışmanın argümanı, ontolojik güvenlik literatürüyle düşünüldüğünde; devletlerin tıpkı bireyler gibi davranışlarında denge aradıkları, bu davranışların ikili ilişkilerde imgeler etrafında geliştiği ve bunun ontolojik güvenliği sağladığıdır. İkinci argüman ise, değişmesi zor gözüken kalıp yargılar olsa da imgelerin değişebileceği, ancak bu durumda yine ontolojik güvenlik kaygısının devreye girerek, devletlerin kimlik ve anlatılarıyla bu değişimi meşrulaştırdıklarıdır. Bu bakımdan çalışmada, Türkiye’nin Azerbaycan, Yunanistan ve Suriye ilişkileri incelenmiş, birincil kaynaklar olarak ulusal gazete ve internet haber sayfalarındaki söylemler değerlendirilerek bir söylem analizi metodu kullanılmış; bunun yanında literatürden kaynaklara yer verilmiştir. Çalışmanın sonunda iki argümanın da Türkiye örneğinde doğrulandığı, Siyaset Psikolojisi ve ontolojik güvenliğin birlikte düşünülebileceği görülmüştür.Öğe Turkish Nationalism from the Perspective of Political Psychology: Rethinking Gokalp(Istanbul Univ, 2020) Tutan, Melih NadiPolitical Psychology emerged as a discipline that examines political phenomena from a psychological perspective and produced various concepts and theories about nationalism. Thus, it shows that Turkish nationalism can be examined from the perspective of Political Psychology. At the same time, there are debates and different approaches around explaining the nationalism in the literature of nationalism. In this context, the purpose of this study is to evaluate Turkish nationalism through theories of Political Psychology within the frame of an ethno-symbolist approach. To that end, theories about the group formation and images have been cited from primary and secondary sources. Thoughts of Ziya Gokalp, who took an important place in Turkish political thought in terms of nationalism have been evaluated with social identity and image theories from an ethno-symbolist approach. In this evaluation two of the works, Turkification, Islamisation, Modernisation (Turklesmek, Islamlasmak, Muasirlasmak) and the Principles of Turkism (Turkculugun Esaslari) in which the notion of nationalism came to the fore have been assessed by using a discourse analysis method. At the end of the work it will show that from a Political Psychology perspective, Gokalp's conceptualisation of Turkish nationalism indicates a social identity on an ethnical basis and corresponds to an inner-group which has a high in-group solidarity and out-group discrimination, which is nationalistic in attitude and develops exemplary (ornek), rogue and excluded (dislanmis) images against the outer-groups.