Yazar "Yüksel, Muhammed Bahaeddin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Arap Dilinde İsm-i Fâil ve Kur’ân Bağlamında Manaya Etkisi(2018) Yartaşı, Recep; Yüksel, Muhammed BahaeddinBu makalede ism-i fâil yapısının Arap dilindeki kullanımlarına temas edilmeye çalışılmış, Kur’ân bağlamında manaya olan etkisi incelenmiştir. Nitekim farklı anlam delâletlerine sahip olması açısından ism-i fâilin ilim ehlince cümlede önemli bir yeri olduğundaşüphe yoktur. Onun bu öneminden dolayı Basra ve Kûfe dil ekolleri,konuya dair yoğun mesai sarf etmiş ve sonuçta her iki ekol de farklıgörüşler ileri sürmüştür. Hangi tür kelimeden türediği hakkındakifarklı görüşe dayanan bu ihtilaf, ism-i fâilin cümlede amel etmeşartlarındaki ihtilafı da beraberinde getirmiştir. Cümlede birçokfarklı anlamları ifade edebilme özelliğine sahip olan ism-i fâil,Kur’ân’da da farklı bağlamlarda bu zengin anlam katmanlarını muhafaza etmiştir. Nitekim ayetlerin ihtiva ettiği ince ve nükteli anlamlar, bu kullanımın farklı kalıplarda gelmesi sebebiyle muhatabınzihin ve gönlünde vurgulu olarak kendisini hissettirebilmiştir.Öğe KUR’ÂN’DA “??????” ve “??????” KELİMELERİNİN KULLANIMI VE MÂNÂYA ETKİSİ(2017) Yüksel, Muhammed BahaeddinKur'ân'ın anlaşılması, ayetleri oluşturan herbir lafzın anlaşılmasına bağlıdır. Ancak lafızları oluşturan isim, fiil ve harfler lugat anlamlarıyla değil, cümle içindeki sistemden elde ettikleri anlamlarla anlaşılmalıdır. Zira anlam, tek tek lafızlardan değil, cümleyi îrâd eden irâdenin maksadını ifâde etmesi için cümleye yüklediği sistemden elde edilir. \"???\" ve \"???\" sözcükleri, ayetleri zamansal açıdan anlamca tamamlayan iki kelimedir. Arap Dili açısından cümlelerin anlamını zaman ve mekan açısından tamamladığında kuşku olmayan bu iki kelime, Kur'ân'da sadece zamansal açıdan kullanılmıştır. Bu iki kelimenin Kur'ân'daki kullanım durumlarına göre, anlam da değişmekte, yeni boyut ve derinlikler kazanmaktadır. Farklı eklerle de kullanılabilen bu iki kelime, karşılıklı anlamlarını ödünç de alabilmektedirler. Özellikle başlarına \"??\" harf-i cerrinin gelmesiyle ayetlere kattıkları ince anlam ve nükte, Kur'ân'ın maksadını üslup ve belâgat açısından zenginleştirmesinin yanı sıra, ayetlerin anlamlarına fıkhî ve itikâdî birtakım hükümler de izâfe etmektedir. Kur'ân'da her iki kelime çok yaygın bir kullanıma sahip olmasına rağmen, Kur'ân'ın anlaşılmasına yönelik vücuda gelen takdîre şâyân literatürde yeterli ilgiyi gördüğünü söylemek pek de mümkün değildir. Bu çalışma, söz konusu iki kelimenin Kur'ân'daki kullanım hallerini ve manaya olan katkısını konu edinmekle, bu yönde mütevazi bir katkı sunmayı amaçlamaktadırÖğe MAHİYET VE MUHATAP AÇISINDAN MÜBHEMÂTU’L-KUR’ÂN(2018) Yüksel, Muhammed BahaeddinUlûmu’l-Kur’ân’a dair son teşekkül eden ilim, Mübhemâtu’l-Kur’ân’dır.Kur’ân’daki belirsiz anlatımları ve medlüllerini konu edinen mübhemât, genelbir tarifle kendisinden ne kastedildiği tam olarak anlaşılamayan lafızlar olaraktanımlanır. Kur’ân’ın mübhemlerine dair ilk çalışmaların sahabe dönemindegerçekleştiği söylense de, alana dair ilk eser, altıncı yüzyılda kaleme alın-mıştır. Kur’ân ilimlerinin en şereflisi olarak takdim edilen mübhemât, gerekmuhataplar açısından ve gerekse mahiyeti açısından bazı sorunlu yaklaşımlarakonu olmuştur. Yapılan tariflerde herhangi bir ayrıma gidilmeden Kur’ân’ınilk muhatapları ile sonraki muhatapların aynı kategoride değerlendirilmesi veyine Kur’ân’a bir metin muamelesi yapılması bu hatalı yaklaşımlardan ba-zılarıdır. Bununla birlikte özellikle itikâdî fırkaların teşekkülüyle başlayanmeşruiyet arayışı sürecinde mübhemât, yoğun istismara konu olmuş, bu du-rum ise mübhemât üzerine eserlerin telif edilmesini zorunlu ve lüzumlu halegetirmiştir.Öğe Yakup Peygamberin Gözlerinin Akıbeti Konusunda Genel Bir Kabulün Tahlili(2018) Yüksel, Muhammed BahaeddinTefsirlerde yer alan bilgilere göre Yakup (as), oğlu Yûsuf’un ardından yıllarca gözyaşı dökmüş ve neticede gözlerini kaybetmiştir. Yakup peygamber altı yıl boyunca bu halüzere kalmıştır. Yıllar son-ra kardeşleriyle karşılaşan Yûsuf (as), kendisine yapılanları affetmiş ve gömleğini gözleri görmeyen babasına göndermiştir. Yüzüne göm-leğin sürülmesiyle gözleri açılan Yakup (as) yeniden görmeye başla-mıştır. Yapılan meal çalışmalarında da ilgili ayetler bu genel kabul üzerinden yorumlanmış ve Yakub’un gözlerinin kör olduğu alterna-tifsiz tek anlam olarak sunulmuştur. Oysa birçok tefsirde ayetlerin anlaşılmasında bu anlam tek alternatif olarak verilmemiş, muhte-mel ikinci bir mana olarak Yakub’un gözlerinde çok ağlamasından dolayı görme yetisinde zafiyet oluştuğu ifade edilmiştir. Ne var ki meallerde bu ikinci anlam dikkate alınmamıştır. Bu çalışma bu iki farklı anlamı, sure ve Kur’ân bütünlüğünde analiz ederek değerlen-dirmeyi amaçlamaktadır.