Etkili İletişim Açısından Kur’ân’daki Beden Diline Dair Unsurlar
Küçük Resim Yok
Tarih
2023
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Beden dili, verici ve alıcı yönüyle iki taraflı bir bilişimden teşekkül etmektedir. Dolayısıyla bu dili kullanmak önemli olduğu kadar, diğerlerinin dilini okumak da iletişimin bir gereği ve gerçeğidir. İnsanların duygu, düşünce, istek, gereksinim ve ruhsal zenginliklerini paylaşmada kullandıkları konuşma dilinin dışında yer alan esas öge beden dilidir. Beden dili ile verilen mesajlar, insanlarla anlaşmada en temel araçlardandır. Bu bakımdan duygu, düşünce ve tavırları yansıtma konusunda beden dili, sözlü dilden daha büyük bir etkiye sahiptir. Anlaşıldığı üzere, vahyin indirilmesiyle ortaya çıkan yazılı ve şifahi din dilinin yanı sıra, tarihin farklı evrelerinde insanlara söz ve edimleriyle rol model olmak üzere peygamberlerin gönderilmiş olması, dinin anlatılması ve yaşanmasında beden dilinin ne kadar değerli ve fonksiyonel olduğunu göstermek için yeterlidir. Kur'ân, bazen ilk muhatapların ilâhî mesaj karşısındaki davranışlarına vurgu yapmış, bazen de kıyamete kadar var olacak birey ve toplumların Kur’ân’a karşı ortaya koydukları davranışlara dikkat çekerek insanın psikolojik nitelikleri hakkında bilgi vermiştir. Kur'ân, bu amaçla konuşmanın yeterli olmadığı durumda beden diline vurgu yapmıştır. Ayrıca onda bir mesaj karşısında olumsuz tutum içinde olan bir kimsenin, bu tavrını bedensel hareketlerle nasıl ortaya koyduğuna ilişkin bilgiler mevcuttur. Böylece bildirişimdeki verimi artırıp, mesajlar karşısındaki tavırları belirleyerek tebliğciye, muhatabı tanıma konusunda yeni ve farklı açılımlar sağlar. Beden dilinin verdiği mesajı anlamanın en iyi ve en doğru yolu bedenin ve organlarının hareketlerinin bir bütün olarak değerlendirmekten geçtiğini söylemek mümkündür. Örneğin insanoğlunun hissettiği sevinç ve üzüntü yüzünde belirir ve bu durum muhataplar tarafından çok net anlaşılır. Dolayısıyla yüz, mutluluğu ve kederi dışa vuran bir yapıya sahiptir. Bir başka ifadeyle insanın taşıdığı psikolojik hal, yüzdeki kasların aldığı şekli daha belirleyici kılmaktadır. Sevinçli olan ile sıkıntı içindeki kişinin kan dolaşımı farklı olacağından buna bağlı olarak yüzünde de değişiklik olacaktır. Çehre kalbin aynası olduğuna göre iç dünyada var olan mutluluk, sıkıntı ve keder gibi duyguların ilk yansıdığı yerin yüz olduğunu söylemek mümkündür. Bu çerçevede eylem ve hareket gruplarına bakmadan bir hareketi değerlendirmek ve yorumlamak yanlış anlamalara sebep olabilir. Yapılan araştırmalar, sözsüz işaretlerin, söz karşısında daha etkili olduğuna dikkat çekmiş, ikisi arasında zıtlık olduğunda sözel olmayan hareketlerin daha belirleyici olduğuna vurgu yapmaktadır. Bundaki haklılık oranı, beden hareketlerinin kendiliğinden meydana gelip kontrol altına almanın mümkün olmamasıdır. İnsanın sosyal çevreye karşı tavrı, beden dili ile anlaşıldığından, onları iyi kavrayıp anlamak için bu dilin sinyallerinin bilinmesiyle ve sağlıklı okunmasıyla doğru orantılıdır. Bu makalede Kur’ân’da beden diline ait birçok kavramın varlığına dikkat çekilmiştir. Sözgelimi âyet (alamet, işaret), sembol, remz (kaş, göz, dudak, baş, el-kol hareketleri), vahy (işaret) ve savm (sukut etme) ve beyan gibi kavramlar bunlar arasındadır. Bu incelemede, beden dilinin işlevsel olarak, iletişimdeki yeri ve görevi saptanmış ve onun kategorik çerçevesi çizilmeye çalışılmıştır. Daha sonra son dönemde bütün dünyada değeri ve popülaritesi artan beden dilinin, Kur’ân’daki kullanım yeri ve oranı üzerinde durulmuştur. Böylelikle beden dilinin ilâhî hitabın muhatap kitleye etkili bir şekilde iletilmesinde önemli bir katkısı olduğu net bir şekilde anlaşılmaktadır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
İletişim, Dil ve Dil Bilim, Ayet, Tefsir, iletişim, beden dili, organ
Kaynak
Yakın Doğu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dergisi (Online)
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
9
Sayı
1