Ahmet Hilmi Kalaç’ın Ekonomi Görüşü

Küçük Resim Yok

Tarih

2014

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

23 Nisan 1920’de açılan Birinci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne katılan milletvekilleri ülkenin siyasetiyle uğraşmakla birlikte, ülkede kök salan düşman işgallerine karşı cephelerde de önemli hizmetlerde bulunmuşlardır. Bu nedenle Birinci Dönem Meclis devleti kuran meclis adını almaya hak kazanmıştır. İkinci ve Üçüncü Dönem TBMM’de ise Türkiye’de inkılâplar gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle Birinci, İkinci ve Üçüncü Dönem TBMM’nin Türkiye Tarihi’ndeki önemi büyüktür. TBMM’nin Birinci Dönemi’ne Kayseri milletvekili olarak Ahmet Hilmi Bey (Kalaç), Sabit Bey (Gözügeçgel), Rifat Bey (Çalıka), Osman Zeki Bey (Uşşaklı), Mehmet Âlim Efendi (Çınar), Mehmet Atıf Bey (Tüzün) ve Remzi Efendi (Akgöztürk) katılmıştır. TBMM’nin İkinci Dönemi’ne Ahmet Hilmi Bey (Kalaç), Sabit Bey (Gözügeçgel), Dr. Halit Mazhar Bey (Karakaya), Nuh Naci Bey (Yazgan), Ahmet Zeki Bey (Karakimseliler) katılmıştır. Üçüncü Dönem’e ise Ahmet Hilmi Bey (Kalaç), Dr. Burhanettin Bey (Binzet), Hasan Ferit Bey (Perker), Reşit Bey (Özsoy) ve İkinci Dönem’den Dr. Halit Mazhar Bey (Karakaya) katılmışlardır. İsmail Hakkı Bey (Altan) ise TBMM’nin Üçüncü Dönemi’ne Kayseri milletvekili olarak seçilmiş olmasına rağmen, vefat etmesi nedeniyle Meclis’e katılamamıştır. İşte bu çalışmada Birinci (1920-1923), İkinci (1923-1927) ve Üçüncü Dönem (1927-1931) TBMM’ye Kayseri milletvekili olarak katılan Ahmet Hilmi Bey’in, bu dönemlerdeki siyasî faaliyetlerinden yola çıkılarak ekonomi görüşü ortaya konulmaya çalışılmıştır. Kendisinin ekonomiye dair faaliyetlerinden ülkedeki her kesim insanı göz önünde bulundurduğu anlaşılmaktadır. Bu bakımdan Ahmet Hilmi Bey tıpkı Atatürk gibi ekonomide öncelikli olarak halkı ve halkın ihtiyaçlarını ön plana almıştır. Bu nedenle halka konulan vergilerin halkın mâlî seviyesine göre belirlenmesi gerektiğini savunmuştur. Kendisi ülkenin ekonomisinin iyileştirilip gelişmesi için öncelikle devlet bütçesinin denkliğinin sağlanmasına çalışmıştır. Bu nedenle de bütçenin gereksiz masraflara harcanmasına karşı çıkmış, ekonomide dışa bağımlılığın en aza indirilmesi ve ülkedeki şelâle ve maden gibi imkânlarından faydalanılarak ülkenin ekonomik bakımdan kendi kendine yeter hale gelmesi konusunda konuşmalar yapmıştır.
During the First-term Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), which is established 23 April 1920, the members of Parliament did vital services on the front against the occupation of spread enemies, besides struggling politics. Therefore, the first-term council is deserved the name “council which has established the government”. In Turkey, during the Second and Third term TBMM the revolutions has been realized. As a result of these, the importance of the First-, Second- and Third-term TBMM is significantly high. During the first term of TBMM, Ahmet Hilmi Bey (Kalaç), Sabit Bey (Gözügeçgel), Rifat Bey (Çalıka), Osman Zeki Bey (Uşşaklı), Mehmet Âlim Efendi (Çınar), Mehmet Atıf Bey (Tüzün) and Remzi Efendi (Akgöztürk) were attended as representatives of Kayseri. During the second term of TBMM, Ahmet Hilmi Bey (Kalaç), Sabit Bey (Gözügeçgel), Dr. Halit Mazhar Bey (Karakaya), Nuh Naci Bey (Yazgan), Ahmet Zeki Bey (Karakimseliler) attended to the council. To the third term council, Ahmet Hilmi Bey (Kalaç), Dr. Burhanettin Bey (Binzet), Hasan Ferit Bey (Perker), Reşit Bey (Özsoy) and Dr. Halit Mazhar Bey (Karakaya) from second term council participated. Although, İsmail Hakkı Bey (Altan) was elected as deputy of Kayseri during the Third-term TBMM, he could not attended due to his death. In this study, examined economic vision of Ahmet Hilmi Bey who attend to First (1920-1923), Second (1923-1927) and Third (1927-1931) term TBMM as the member of Parliament of Kayseri as take the road his political activities during these terms. From his activities about economy, it is understood that he considers all sections of people in the country. In this regard, Ahmet Hilmi Bey prioritized the folk and their needs in economy just like Atatürk. Therefore, he defended that a tax imposed on the public should be determined according to the financial level of the folk. In order to improve and develop the state’s economy he primarily worked to ensure the equivalence of the state budget. Therefore, he opposed spending the budget to unnecessary costs and made speeches about minimizing economic dependence on foreign and achieving economically selfsufficient status by benefitting from country’s waterfalls and mining facilities.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Tarih

Kaynak

Tarih Araştırmaları Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

33

Sayı

55

Künye