Yazar "Özbey, Ayşe" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe BUCKWHEAT STARCH-MYRISTIC ACID COMPLEX FORMATION: EFFECT OF REACTION TEMPERATURE AND MYRISTIC ACID CONCENTRATION ON DIGESTIBILITY PROPERTIES(2022) Emlek, Betül Oskaybaş; Özbey, Ayşe; Aydemir, Levent Yurdaer; Kahraman, KevserThis study aimed to investigate the effect of different reaction conditions on the digestibility properties of buckwheat starch-myristic acid complex samples produced using different myristic acid concentrations and different reaction temperatures. Response Surface Methodology was used to investigate the effect of reaction temperature (60-90°C) and fatty acid concentrations (0.1-0.8 mmoL/g) on digestibility properties. Resistant starch (RS) contents of samples increased with an increase in reaction temperature. The reaction temperature affected the rapidly digestible starch (RDS) and slowly digestible starch (SDS) content of samples. The highest RS content (32.57%) was obtained using 0.45 mmoL/g myristic acid at 90°C. The F, p (<0.05), and R2 values indicated that the selected models were significant for the digestibility properties of samples. The complex formation of buckwheat starch with myristic acid seems promising to increase the RS content. Buckwheat appears to have the potential as an RS source, although the studies are quite new yet.Öğe Effect of Hazelnut Oil and Microencapsulated Hazelnut Oil Usage on Physicochemical and Textural Properties of Cake(2021) Emlek, Betül Oskaybaş; Cevik, Kutlu; Alaşalvar, Hamza; Erinç, Hakan; Yalçın, Hasan; Yıldırım, Zeliha; Özbey, AyşeMicroencapsulation is widely used as an effective method for protecting oils containing unsaturated fatty acids against oxidative deterioration. The use of microencapsulated oil powder can affect the textural and physicochemical characteristics of bakery products. In the present study, microencapsulated hazelnut oil powder (MHOP) was prepared in skim milk powder (SMP) with oil/SMP ratio of 1/1 using a spray dryer. Cakes were produced using only hazelnut oil (control) and also with substitution of hazelnut oil by MHOP at substitution rates of 50% and 100%. The flow properties indicated that the cake batter presented pseudoplastic behavior with the use of MHOP. Consistency index values of the batters were increased significantly (p<0.05) with the increase in MHOP substitution. An increase in MHOP-substitution reduced the L* values of crust and crumb colors. MHOP substitution had a similar effect on the b* values of crust and crumb color, but the ?* values of crust color did not affect by the MHOP substitution. Moisture content of cakes decreased from 19.06% to 17.30% with increase in the amount of MHOP. The water activity values of cakes were in the range of 0.74-0.75. MHOP substitution was found to be significant (p<0.05) in affecting the hardness value of cakes. The highest hardness value of cakes was obtained with a substitution of 100% MHOP. The results showed that certain amounts of MHOP could be used to improve the texture and physicochemical properties of the cake.Öğe EFFECT OF LINOLEIC ACID ADDITION ON THE CIS9-TRANS11- CONJUGATED LINOLEIC ACID CONTENT OF KEFIR(2021) Emlek, Betül Oskaybaş; Özbey, AyşeConjugated linoleic acid (CLA) and CLA isomers, present naturally in dairy and meat products, are the natural and functional components. Ruminal microorganisms, such as Butyrivibrio fibrosolvens, lactic acid bacteria (LAB), and propionibacteria can convert linoleic acid (LA) to CLA. In this study, the effect of different linoleic acid (LA) concentrations (0, 0.5, 1, 2%) and different storage time (0, 2, 7, 14 and 21 days) on the CLA content of kefir was investigated. The highest CLA content was found on day 0 in the kefir sample to which 0.5% LA was added but there is no significant difference between control and 0.5% LA. On the contrary, the lowest CLA content belonged to the sample including 2% LA after 21 days of storage. The results suggested that certain amounts of LA could be used to enhance the functional properties of kefir.Öğe Farklı tür süt ve kefir tanelerinden üretilen kefirlerin antioksidan ve antimikrobiyal aktivitesi(2014) Özbey, Ayşe; Erinç, Hakan; Yıldırım, Zeliha[Abstract Not Available]Öğe İNÜLİN VE MALTODEKSTRİN İLAVESİNİN KEFİRLERİN KONJÜGE LİNOLEİK ASİT İÇERİĞİ ÜZERİNE ETKİSİ(2018) Dinç, Selin Özge; Özbey, Ayşe; Erinç, ÖzlemKefir tarihi yüzyıllar öncesine dayanan Kafkas dağları, Tibet ve Moğolistan kökenli fermente bir sütürünüdür. Bazı bakteriler gelişim ve metabolizmalarının sonucu olarak süt ürünlerinde fermantasyonboyunca farklı yağ asidi profilleri ve fonksiyonel yağ asitleri oluşturabilirler. Çalışmada kefir üretimleri ineksütüne %1, %2 ve %3 oranlarında maltodekstrin ve inülin eklendikten sonra gerçekleştirilmiştir. Kontrololarak maltodekstrin ve inülin eklenmemiş sütten kefir üretilmiştir. Kefir üretiminden önce çiğ sütte genelkimyasal bileşim (kurumadde, yağ, protein ve kül analizi) ve konjüge linoleik asit (KLA) analizigerçekleştirilmiştir. Kefirlerde depolamanın 0, 2, 7, 14 ve 21. günlerinde KLA analizleri yapılmıştır. Buçalışmanın sonuçları fermantasyon işlemi ile KLA miktarının arttığını fakat maltodekstrin ve inülin ilavesinindepolama boyunca KLA miktarı üzerine bir etkisinin olmadığını göstermiştir.Öğe Karabuğday Nişastasından Yenilebilir Film Üretimi ve Nişastanın Yağ Asitleri ile Modifikasyonunun Film Mekanik Özellikleri Üzerine Etkisi(2022) Kahraman, Kevser; Aydemir, Levent Yurdaer; Özbey, Ayşe; Koca, Esra; Emlek, Betül OskaybaşBu proje, karabuğdaydan yüksek saflıkta ve verimde nişasta üretilmesini, üretilen nişastanın çeşitli yağ asitleri (10C, 14C, 18C) kullanılarak elde edilen amiloz-lipit kompleksinden film üretimini amaçlamaktadır. Amiloz-lipit kompleksi üretiminde herbir yağ asidi için en etkili iki reaksiyon parametresi (sıcaklık, süre, pH, yağ asidi/nişasta oranı) belirlenmiştir. Herbir yağ asidi için en etkili iki parametre kullanılarak merkezi kompozit tasarım ile deneme tasarımları oluşturulmuş, komplekslerin kompleks indeks (KI), görünür amiloz, sindirilebilirlik, su bağlama-çözünürlük, çirişlenme, berraklık ve sineresis derecesi gibi özellikleri açısından karakterize edilmiştir. Kompleks oluşumunun nişastanın yapısına etkisi XRD ve FT-IR ile incelenmiştir. Amiloz-lipit kompleks oluşumu ile nişastanın enzime dirençli nişasta miktarı artmış, şişme gücü azalmıştır. En yüksek KI değerine sahip amiloz-kompleksi içeren nişastalar kullanılarak gliserol varlığında filmler üretilmiştir. Gliserol konsantrasyonu, çözelti sıcaklığı ve pH?nın film mekanik özelliklerine etkisinin araştırılması amacıyla, bu parametreler kullanılarak yanıt yüzey yöntemi ile deneme tasarımları oluşturulmuş, film üretimi gerçekleştirilmiş ve optimum film karakteristiklerine sahip film üretiminin sağlandığı parametreler belirlenmiştir. Optimum koşullarda amiloz-lipit kompleksi kullanılarak üretilen filmlerin gerilme dirençleri miristik (1,09 MPa) ve stearik asit (3,360 MPa) için kontrol filme göre daha yüksek, uzama değeri ise kaprik asit (%114,59) için daha yüksek bulunmuştur. Amiloz-lipit kompleksi kullanılarak üretilen filmlerin çözünürlük, nem ve kalınlık değerleri kontrollere göre daha yüksek bulunmuştur. En iyi su buharı bariyer özelliğine amiloz-miristik asit kompleks filmi (0,394 g.mm/m2.h.kPa) ile elde edilmiştir. SEM ve AFM görüntüleri amiloz-lipit kompleksi kullanımının film morfolojik ve topografik özelliklerine etki ettiğini göstermiştir. Su ile yüzey temas açısı sonuçlarına göre sadece amiloz-stearik asit kompleksi filmi hidrofobik yüzeye sahip olmuşlardır. Tüm sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde proje kapsamında karabuğday nişastasından enzime dirençli nişasta kaynağı olma potansiyeline sahip amiloz-lipit kompleksi oluşturmuş; oluşturulan bu komplekslerden mekanik özellikleri yüksek yenilebilir film üretimi gerçekleştirilebilmiştir.Öğe LİTYUM KLORİT/DİMETİLASETAMİT ORTAMINDA NANOSELÜLOZUN ASETİK ANHİDRİT VE FARKLI YAĞ ASİTLERİ İLE ESTERİFİKASYONUNUN OPTİMİZASYONU(2021) Erınç, Ozlem; Erinç, Hakan; Mert, Behic; Özbey, AyşeSunulan bu çalışmada buğday kepeği, mısır koçanı ve ayçiçeği tablasından mikro-akışkan tekniği kullanılarak nanolifler elde edildikten sonra farklı zincir uzunluklarına sahip yağ asitleri (C6, C12, C18, C18:1) ile farklı derecelerde esterleştirilmesinin optimizasyonu yapılmıştır. İlk olarak, selülozik materyal NaOH ile muamele edildi ve daha sonra nano-selüloz lifi elde etmek için kolloid değirmen ve mikro akışkanlaştırıcıda öğütüldü. Bu liflerde selüloz, lignin ve su tutma kapasitesi analizleri yapılmıştır. Örneklerin selüloz içeriği arttıkça su tutma kapasitelerinin arttığı belirlendi. Bu lifler, farklı esterleşme derecelerinde nanoselüloz-yağ asidi esterleri elde etmek için farklı yağ asitleri ile esterleştirildi. Bu sayede, farklı hidrofilik ve lipofilik gruplara sahip nano- selüloz yağ asidi esterleri elde edildi (esterleşme dereceleri 0,41-2,99). Reaksiyon süresinin ve kullanılan yağ asidi miktarının arttırılması, esterleşme reaksiyonunun yüksek oranda gerçekleşmesini sağladı. Maksimum esterleşme derecesine sahip ürünler, 90°C'de 300 dakika sonunda anhidroglükoz birimi başına ortalama 2.45 asetil grubu ve 0.55 yağ asidi olarak elde edildi. Sonuç olarak, selülozun farklı yağ asitleri ve asetik anhidrit ile DMAc/LiCl ortamında farklı derecelerde esterleştirilmesi sağlandı.Öğe Nano-Selüloz Yağ Asidi Esterlerinin Sentezlenmesi ve Karakterizasyonu, Model Emülsiyonlarda ve Sıvı Margarin Üretiminde Kullanılması(2022) Erinç, Hakan; Özbey, Ayşe; Mert, Behiç; Erinç, ÖzlemSunulan bu projede nispeten kısa ve ince lifler içeren bitkisel kaynaklardan (buğday kepeği, mısır koçanı ve ayçiçek tablası) mikro-akışkan tekniği kullanılarak nano lifler elde edilmiş ve sonrasında farklı zincir uzunluklarına sahip yağ asitleri ile farklı derecelerde esterleştirilmiştir. Bu sayede, farklı kaynaklardan farklı oranlarda hidrofilik ve lipofilik gruplara sahip nanoselüloz-yağ asidi esterleri elde edilmiştir. Oluşturulan selüloz-yağ asidi esterleri model emülsiyonlarda ve sıvı margarin üretiminde kullanılmıştır. Projenin ilk aşamasında bitkisel kaynaklardan (buğday kepeği, mısır koçanı ve ayçiçek tablası) elde edilen selüloz içeriği yüksek ham maddeler NaOH ile muamele edildikten sonra koloit değirmenden ve mikro-akışkanlaştırıcıdan geçirilerek nanoselüloz lifleri elde edilmiştir. Daha sonra bu lifler 6,12 ve 18 C?lu yağ asitleri ile farklı oranlarda esterleştirilerek nanoselüloz-yağ asidi esterleri üretilmiştir. Elde edilen nanoselüloz-yağ asidi esterleri öncelikle model yağ-su emülsiyonlarında farklı oranlarda kullanılarak emülsiyon oluşturma kabiliyetleri belirlendikten sonra karakterize edilmiş ve uygun özelliklere sahip olan örnekler sıvı margarin üretiminde emülgatör olarak kullanılmıştır. Çalışmalar sonucunda farklı kaynaklardan elde edilen selüloz içeriği yüksek nanolifler farklı yağ asitleri ile farklı derecelerde esterleştirilmesinin optimizasyonu sağlanmış ve böylece farklı emülsiyon tiplerine uygun farklı nanolif-yağ asidi esterlerinin üretimi gerçekleştirilmiştir.Öğe Sivas İlindeki Bazı Süt İşletmelerine Gelen Sütlerin Ağır Metal İçeriklerinin Belirlenmesi(2019) Beykaya, Mehmet; Yıldırım, Zeliha; Özbey, Ayşe; Yıldırım, MetinBu araştırmada Sivas ve yöresinde bulunan 5 süt fabrikasının depo tankından temin edilen 50 adetsüt örneğinde ağır metallerden kadmiyum (Cd), bakır (Cu), krom (Cr) ve kurşun (Pb) içerikleriincelenmiştir. Araştırma sonucunda süt örneklerinin Cd, Cu ve Cr içeriklerinin sırasıyla 8,896,33,69 ve 31,81 µg/kg düzeyinde olduğu saptanmıştır. Süt örneklerin %92’inde Pb miktarınıntespit edilebilir limitin altında, %8’inde ise 304,1-503,4 µg/kg olduğu belirlenmiştir.