Devlet ve toplum ilişkisinde siyasal iktidar dengeleri: Yeni merkez yeni çevre

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2014

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Merkez-çevre kuramının Türk siyasetini açıklayabilmek adına sürekliliği tartışılmakta ancak vazgeçilmez anahtar rolü devam etmektedir. Shils tarafından değerler ve inançlar düzenin belirlendiği alanlar olarak konumlandırılan merkez ve çevre, Mardin’de sosyolojik yapı ile eklemlenerek Türk modernleşmesinin toplumsal yapıda meydana getirdiği toplumsal kopukluğu betimlemektedir. Yöneten-yönetilen sınıflandırmasını Osmanlı imparatorluğunun yönetsel genlerinden belirginleştirmektedir. Fakat yeni rejimin kurulmasıyla beraber değerler ve inançlar düzeninin ifade edildiği merkezi değer sisteminin bir meşruiyet konseptine taşınması sonucu, ideolojik sekmelerin yarattığı merkez ve çevre arasındaki yeni tür siyasal bir kopukluğa ulaşmaktadır. Bu çalışmanın sorunsalı; Türk siyasal hayatının işleyiş kodları tahlil edildiğinde görünürlük kazanan güncel siyasal iktidar cebrinin içeriğini belirleyen potansiyelin, merkez-çevre kuramında nereye oturduğunun ortaya konulmasıdır. Bu bağlamda tarihselliği itibariyle devlet otoritesiyle iç içe geçen merkeze karşı; geleneksel değerlerin derin kökler kazandırdığı halkı tanımlayan çevrenin gerilimi takip edilmektedir. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin geniş bir kitleye oturması ve meşruiyet kaynaklarının tazeliğini muhafaza edebilmesi, merkez-çevre kuramında merkezi alanı oluşturan bir tanımlamaya daha yakın görünmektedir. Öyle ki, çalışmada Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, sosyo-kültürel öğelerinden harmanladığı siyasal ve ekonomik politikalarıyla eriştiği nokta, muktedir iktidar olarak tanımlanmaktadır. Bu bağlamda iktidar ve muhalefet rolü ekseninde sorgulanan çevrenin, siyaseten tükenmişliği irdelenmektedir.
Although “Center-Periphery Theory” is debated in terms of whether it is still relavant to explain Turkishy Politics, or not, its key role continues to exist. While center and periphery are positioned as domains, in which system of values and believes are determined, by Shils, they are integrated to social structure in a way to describe social stratification caused by Turkish modernisation in Mardin. Mardin concretizes governing and governed classification out of administrative genes of the Ottoman Empire. However, Mardin refers to a new type politic stratification between center and periphery caused by ideologigal differences as a result of the transformation of central value system, in which values and belives are expressed, into a justification concept in the New Regime. The main issue of this study is to explain where the potential, which defines the current coercion of political power that appears when the functioning codes of Turkish politics is analysed, can be placed in the theory of Center-Periphery. Thus, the reaction of the periphery, which represents the society that is shaped by tradiditional values, against the center which comprises the state power, is traced. When considered that AKP has a wide range of supporters and conserves renewability of the sources of legitimacy, AKP is seem to close to center definition in context the theory of Center-Periphery Relationship. In this way the status which has been reached by AKP’s economic policy and political policy that AKP coordinates through socio-cultural ingredients is defined as muqtadir power. On the other hand, the politic fatigue of the periphery, which is questioned in terms of power and opposition axe, is examined in this study.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Merkez-Çevre Kuramı, Siyasal İktidar, Muhalefet, Türk Modernleşmesi, Adalet ve Kalkınma Partisi, Center and Periphery, Political Power, Opposition, Turkish Modernization, Justice and Development Party

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Doğanay, T. C. (2014) . Devlet ve toplum ilişkisinde siyasal iktidar dengeleri: Yeni merkez yeni çevre. (Yüksek Lisans tezi) Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Niğde